19 Ocak 2017 Perşembe

Fuat Uğur'un FETÖ karnesi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fetö itirafçılarına dikkat çeken konuşmasından sonra biz de FETÖ itirafçılarının medyadaki toplanma noktası olan Türkiye Gazetesinden bazı örnekler göstermek istedik.

Bu Türkiye Gazetesinin özelliği nedir? Taraf gazetesinde Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını tezgahlayan ekipte yer alıp, AK Parti - Cemaat kavgası başladıktan sonra AK Parti'nin yanına geçen ya da geçmiş görünen bir nevi itirafçı Fetöcülerin toplanma noktası olmasıdır.

Bu konu zamanında medyaya da şöyle yansımıştı:

http://www.haberler.com/taraf-ayrilan-yazarlar-turkiye-gazetesi-ne-gecti-5069991-haberi/

İlerleyen zaman içinde burada tek tek konuk edeceğimiz bu itirafçı fetöcüler şunlardı:
Alper Görmüş, Yıldıray Oğur, Melih Altınok, Ceren Kenar.

Bu kişileri Türkiye Gazetesine transfer eden kişi ise Nuh Albayrak'tı. Nuh Albayrak'ı FETÖ'nün medyadaki en üst yöneticilerinden Ekrem Dumanlı'nın ağzından dinleyelim: "Nuh Albayrak gibi benim çok kadim bir dostum, beraber namaz kıldığım arkadaşım inlerine girdik diye başlık atmış. Eğer o atmışsa çok ayıp. Sen o in dediğin yere 50 kere geldin. Hocaefendiyi beraber ziyaret ettik. O Hasan Karakaya denen o adamda oradaydı. Nuh'ta oradaydı, Mustafa Karaalioğlu da oradaydı. Bülent Arınç'ın sözlerini hatırlayın. Şimdi ne oldu?"



Türkiye Gazetesindeki itirafçı fetöcüler tabii ki sadece Taraf'tan Türkiye'ye transfer edilen operasyon gazeteciler değildi. Sonradan FETÖ aleyhine en çok bağıran başka bazıları da vardı.

Pekii bunlar neden bu kadar çok bağırıyor hiç düşündünüz mü?

İşte onlardan biri. Adı Fuat Uğur.

Fuat Uğur 15 Temmuz darbesini 3 ay öncesinden bilen kişidir. 2 Nisan ve 21 Nisan 2016 tarihli yazılarında cemaatin darbe yapacağını açık açık yazan Fuat Uğur üstelik cemaatçileri şu sözlerle uyarıyordu: Tekrar uyarmak gerekir ki Devlet onları izliyor. İstihbaratıyla, tüm silahlı kuvvetler hiyerarşisi olarak komuta kademesiyle, hükümetiyle, emniyetiyle, halkıyla, siyasetçisiyle, STK’larıyla bir bütün olarak devlet ‘suç’ işlemelerini bekliyor. Yani TAR üzerinde hizalanmalarını. Teker teker sayacaklar hepsini… Tekrar cemaatçi kripto askerleri uyarıyorum. Devlet ve komuta kademesi her şeyi biliyor ve suç işlemeye teşebbüs etmenizi bekliyor. Hayır, kimsenin; ne Devletin ne de TSK’nın bu olası kalkışmadan çekindiği yok… Sadece ister soru çalarak ve sınav yolsuzluğuyla, ister normal yollarla girdiği hâlde devşirilerek kriptolaştırılan bu insanlar sonuçta vatanın evlatları. TSK’nın emek vererek yatırım yaptığı, yetiştirdiği asker ve subaylar.
Eğer bu akıl dışı hezeyanlara kulak verdikleri takdirde kendilerine yazık edecekler.
Ama en çok korktuğum da bu sıkışmışlıkla orduda intihar vakaları olabileceği.
” (21 Nisan 2016 - Türkiye Gazetesi)


Kendisi de FETÖ itirafçılarından olan Fehmi Koru bu konuda şunları söylemişti:


Pekii Fuat Uğur denen bu şahıs müneccim kakası yemediyse kaynakları ne olabilir acaba? Lozan'dan her fırsatta "Lozan ihaneti" diye bahseden bu şahıs da özellikle cemaatin operasyonel faaliyetlerini alkışladığı pek çok twet'ini silmiş olsa da halen arada gözünden kaçırdığı deliller bulunabiliyor. 

FETÖ'nün 2010 yılında yaptığı ODA TV operasyonu için televizyonda  şunu söylüyordu Fuat Uğur:

"Oda Tv sitesi Ergenekoncuların yanında yer alan ve benim bir çok arkadaşıma çamur atan iğrenç yayınlar yapıyordu. Bence şimdiye kadar çoktan basılması gerekirdi"

Onun "çamur atılan" arkadaşları ise FETÖ'nün medya uzantılarıydı.

Tabii yalnız FETÖ değil, çözüm süreci sırasında PKK'nın Diyarbakır'daki mezarlığını haber yapmamakla övünen de kendisidir:

Göreve başladığım günlerde bana “Diyarbakır’da PKK mezarlığı kuruldu” diye internette sürekli dolaştırılan kirli bir yalanı haber yapmam için gönderdi Hıncal Uluç. Kendisinin bir “habercilik dehası” olduğunu zaten biliyordum ama bu kadarı beni derinden etkiledi. Ancak ben yine de yayınlamadım bu bilgiyi, haberini de yaptırmadım. “Hıncal abi” çok kızmış, orada burada dedikodu yapmış hakkımda “Müthiş bir haber konusu gönderdim yayınlamadı” diye.
Fuat Uğur'un "kirli yalan" dediği Diyarbakır'daki PKK mezarlığı ise şuydu:




İşte Fuat Uğur gibi sözde gazeteciler için gerçeğin ne olduğunun bir önemi yoktur. Onların derdi sırtını yasladığı parti ya da örgütlerin propagandasını yapmaktır. Pekii bu gibi şahıslardan bir partiye yarar gelir mi? Dün sırtını yasladığını satıyorsa bugün sırtını yasladıklarına sadık mı kalır?

İşte Cumhurbaşkanı'nın itirafçılar açıklamasını bu şekilde okumak da mümkün.

Ama biz Fuat Uğur'un Fethullah tweet'lerinden devam edelim.

Ama önce küçük bir "itiraf":


Yazının devamında "kandırıldık" faslı akıp gidiyor. Pekii gerçekten kandırıldılar mı? Cemaatin amaçlarını bilmiyorlar mıydı? Herkes mi "kandırılmış"tı? Kimse bunları uyarmamış mıydı?

Buyrun 2004 MGK raporu konusu:


Bunlar da başka bazı uyarılar ve Fuat Uğur'un cevapları:

Hatta bu uyarılarla dalga geçerek FETÖ tetikçisi dostu Mehmet Baransu ile şöyle şakalaşıyordu:

 Hep Fethullah'a komplo yapıyordu bu "kötü niyetli" gruplar:

 


Yıl 2010 Çözüm süreci resmen başlamış, Oslo Görüşmeleri ifşa edilmiş. Çözüm sürecinden rahatsız olan FETÖ'yü ikna etmek için Öcalan'dan Pensilvanya'ya medya aracılığıyla bir takım mesajlar iletilmeye çalışılıyor. İşte bu  faaliyetlere küçük bir örnek:


Cemaatin yargıdaki gücü tamamen tekeline almasıyla sonuçlanan 2010 referandumu sırasında çok mutluydu:


Silinmiş tweetlerini ve yazılarını göremediğimiz için Fethullah'ı can siperane bir şekilde hararetle savunduğu sözlerini size gösteremiyoruz ama bu savunuları eleştirenlere şöyle cevap veriyordu:


Fuat Uğur 2012 yılı Şubat ayında cemaatin Hakan Fidan operasyonu girişiminden itibaren sürekli olarak AK Parti ve sevgili hocaefendisi'nin arasını bulmaya çalışan ekiptendi. Ona göre cemaat sütten çıkmış ak kaşıktı ve ulusalcılar sürekli komplo yapıyorlardı. Hatta 17 - 25 Aralık operasyonundan hemen sonra dahi bu tavrını sürdürdü. Artık laf çeviremeyeceği bir noktaya gelene kadar da bu tavrını sürdürdü. Sonra bir anda "aydınlanarak" herkesten çok FETÖ karşıtı bir Fuat Uğur şeklinde geri döndü. Sizce de biraz şüpheli bir U dönüşü değil mi bu:













Ve bunlar da Fuat Uğur'un 17 Aralık'tan hemen sonra ve  efsanevi U dönüşünden hemen önceki son çırpınışları:





Fuat Uğur'un FETÖ karnesini ortaya koymak için bu kadar delil yeterli mi? Ülkemizi bu terörist cemaatin kucağına bırakan, onları yıllar boyu palazlandıranları ifşaya devam edeceğiz. 

Hepiniz oradaydınız be!





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder